İlk eşi Adalet Sara ile bir süredir evli olan en büyük oğlu Ahmet Tatlıses ile bir süredir gerginlik yaşayan İbrahim Tatlıses, Babalar Günü paylaşımıyla gündem oldu. Ardından Beyaz TV’de yayınlanan ‘Beyaz’ Mağaza‘ diye programa telefonla bağlanarak çarpıcı açıklamalarda bulundu. Ünlü isim, uzun süredir aralarının bozuk olduğu bilinen en büyük oğlu Ahmet Tatlıses ve Urfa’da evlendiği ilk eşi hakkında şu ifadeleri kullandı:
45 yıl önce Adalet Hanımdan ayrıldım, 45 yıldır maaş ödüyorum. Bir aylık maaşımı ödemezsem şirketi alt üst ediyorlar. Oğluna yedi dükkan verdim, hepsini batırdı. Hangi helali alırdım? Ben hiçbir kadını mağdur etmem, sahip olduğum her şey onlarındır. O ‘Oğul’ dediğim Ahmet, en büyük ihaneti yapan odur. Benden ne istediklerini bilmiyorum. Her şeyimi verdim, hala ondan kurtulamıyorum. 70 yaşındayım, hala sahneye çıkıyorum. Yeterince sahibim. Sağlığımla mı uğraşayım yoksa onlarla mı uğraşayım? En büyükleri hariç tüm çocuklarımdan memnunum. Bir kişiye yedi dükkan verirseniz, yedi dükkan da düşer mi? Bir akrabanın akrabaya yaptığını akrep bile yapmazdı. Ahmet’in adını anmak bile istemiyorum. Beyin kanaması geçirdi, hastaneye gitmedim. Gözyaşı dökmedim, etmeyeceğim! Bodrum’dan geliyorum, telefonda bana bir söz söyledi. Utanç verici sözler, bir baba çocuğu için yapmaz. burada söylemeyeceğim.
2011 yılında başından vurulduğu zamanı ve eski eşine verdiği maddi desteği anlatan İbrahim Tatlıses, “İhanete uğradım. Vuruldum, direkt şirkete gidip kasayı boşalttı. Benim diğer çocuklarım yapmıyor da o yapıyor Neden ellerim sıkışıyor, ben atıyorum diye. Bu haldeyken bana da yapılır mı? Nedir efendim maaş? 3 bin TL yetmez Adalet Hanım bana ne hakkınız var ki ben hala kiranızı ödüyorum orda sizin için bina yaptım orda oturuyorsunuz ölünceye kadar otur iyi ama yeter yeterli.”

“ÖLÜMÜMÜZE YAKIN NE YAPACAĞIMI BİLİRİM”
Geçtiğimiz günlerde “Çekirdek ailemi yok ettiler” sorusu sorulan ünlü Türk şarkıcı, “Bodrum’daki evime domuz yağı koydular. Yoksa çekirdek ailemi burada kurmuştum, evleniyordum. Dünya bir yana, o bir yana. Beni en mutlu eden kişiyi seviyorum “Bütün malımı ona bırakacağım. Umarım barışabiliriz. Hepiniz onun kim olduğunu biliyorsunuz; Gülçin Karakaya. Onu sallamışlar. Ona bir ev ve araba aldım. Her şey feda olsun, o benim solumda. Yanımda kimse yokken o benimleydi. Aramızda.” Yaş farkı hiç önemli değil. Çocuklarım ‘para gitmesin’ diye evlenmemi istemiyor. Ölüme yakın ne yapacağımı biliyorum. Her şeyimi onlara vereceğim. Mehmetçik Vakfı. Cenazemi kaldıracağım, Ahmet’e bir daha istediğini vermeyeceğim!” söz konusu.
“Bana bir ev bile vermediler”
Babasının iddialarına yanıt veren Ahmet Tatlıses, sosyal medya hesabından “Halkın dikkatine” başlıklı bir paylaşım yaptı. Tatlıses, “Her ne kadar ailevi meseleleri konuşmak istemesem ve bu konularda açıklama yapmaktan bu zamana kadar mesafe koymuş olsam da, İbrahim Tatlıses’in benim hakkımda yaptığı açıklamalar nedeniyle açıklama yapma gereği duydum. annem ve ailem gerçeği yansıtmayan iftiralara dönüştü.” .

İbrahim Tatlıses’in şirket kasasını boşaltmadığını, babasından dükkan almadığını savunan ünlü isim, işyerinin kapatılması kararının arka planını, “Vurulduğunda beni kasasını boşaltmakla suçladı. sürekli hastanedeydi hatta.. Bir kere evinin bulunduğu şirkete muhasebeci eşliğinde gittim, anahtarı bile olmayan evi ve kasası açıldı, sayım yapıldı. Mallar muhasebeci, şirket müdürü ve şirket çalışanlarının huzurunda rapor edildi ve imzalandı.O sırada herkes buna tanık oldu.Bir başka söz konusu olay, “Yedi dükkan verdim, hepsini batırdı” söylemiyle ilgili. 2000’li yılların başında Mecidiyeköy’de dükkân açtım, franchising sistemini tüm Türkiye’de iptal etti.İşimizin bozulmasıyla kapattık.Yine bu olaydan yıllar sonra bir AVM’de yemek dükkânı açtım, yıllar sonra, yüksek kira bedeline devretti alışveriş merkezinin s. Hayatının normları içinde geçen bu olayları ‘ben yaptım, o batırdı’ diye yansıtmasını rahatsız buluyorum. Nitekim benim yüzümden herhangi bir zarar görmemiştir ve yıllardır kendi imkânlarımla sürdürdüğüm iş hayatım devam etmektedir. Şimdiye kadar bana bir ev bile vermedi ama ne zaman ihtiyacı olursa canımı ortaya koydum” dedi.
“RUH SAĞLIĞINA İLİŞKİN ŞÜPHELERİM ARTTI”
Ahmet Tatlıses, ‘Onu sevgili Gülçin Karakaya’dan ayırmak için büyü yaptılar’ ve annesi Adalet Sara’ya ilişkin şu ifadeleri kullandı:
Annem kim olursa olsun, bir kimsenin dini inançları nedeniyle kendi özgür iradesiyle seçtiği kıyafetler yüzünden aşağılanmasına izin veremem. Kimse anneme ‘siyah peçeli’ diyerek hakaret edemez. Kimse anneme ‘yılan’ diyemez. Annem eski bir devlet memuru ve soylular arasında herkesin saygı duyduğu namuslu bir kadındır. ‘Kız arkadaşıma büyü yaptılar, bizi ayırdılar’ gibi ardı arkası kesilmeyen, korkunç, utanç verici iftiraları asla kabul etmeyeceğim, ‘Büyü yaptılar, domuz yağı yaptılar’ gibi açıklamalarıyla akıl sağlığı konusundaki şüphelerim arttı. milyonların önünde. İbrahim Tatlıses, yıllarca dilediği kişiyle birlikte yaşamış, konuşmalarında belirttiği gibi özel hayatında bazı malları insanlara vermiş, özel hayatında da çocukları tarafından hiç karışmamış, tek bir ilişkisi dahi olmamış bir insandır. yorum yaptı.
ADALET KIRILMASI SARA SESSİZLİK
Oğlunun açıklamalarının ardından sessizliğini bozan Adalet Sara’nın paylaştığı paylaşım; Maddi ve manevi gerçeklerle ilgisi olmayan yalan, iftira ve hakaretlere maruz kalıyorum” dedi. Tatlıses’in eski eşi daha sonra sihirle ilgili ayet ve surelerden alıntılar yaptığı bir gönderiyi takipçilerine paylaştı.

‘MİRAS’ YANITI!
Ahmet Tatlıses ise babasının ‘miras’ konusundaki kararına atıfta bulunarak, “Aile işlerinin bu kadar çarpıtılması ve beni kışkırtmak için inşa edilmesi beni rahatsız ediyor ve üzüyor. Yaşananları anlatmak bana yakışmaz. Yıllardır yaşananlar ve yapılanlar. Bir sanatçı olarak onu gücendirmek istemiyorum. Hakkımdaki bu mesnetsiz suçlamalara cevap verip sessiz kalıyorum. “Onlara tuzak kuracağım” ifadesinin yorumunu da bırakıyorum. Ölmeden önce” diye de katıldığı canlı yayında, kamuoyunun takdirine bağlı olarak” yazdı.
“AYLARDIR DİYALOG YOK”
“Beyin kanaması geçirdi, hastaneye gitmedim. Gözyaşı dökmedim, etmeyeceğim!” 70 yaşındaki sanatçı oğlu Ahmet’e; “Yedi çocuk ve dokuz torunu var. Eşim ve oğlum Rüzgar’ın annesi Tülay Hanım ile evlenmeden önceki olağan tartışmamızda, baba-oğul sohbetindeki bir cümleyi abartarak konuşmasını anlayamıyorum ve bir konuyu gündeme getirme amacını çözemedim. 15 yıl önce. Ayrıca bahsettiği gibi ona asla hakaret etmedim, ağza alınmayacak sözler söylemedim. Zaten onunla aylardır diyalog kurmadım. Bunu da beyin tümörü ameliyatım sırasında ‘Görmedim, gitmedim, gözümde yaş yoktu’ diyerek dile getirdi. Ne kadar incitici olursa olsun bu davranış ve söylem onu bağlar, beni değil.”
